Çok seslilik güzel elbette,lakin!..

0
3324

Garajdaki benzin kokusu genzini yakmamış, servisteki yağ-kir-pas eline-yüzüne bulaşmamış, organizasyonlarda özveriyle ama pestili çıkana kadar çalışmamış, ‘yarış sevdası’na dağlarlarda-tepelerde sabahlamamış gençlerin sosyal medyadaki eleştirileri bazen de saldırıları boyutundaki ‘var olma’ savaşları, artık güldürmüyor!

Ne yalan söyleyeyim, yaşamı boyunca ‘maydanoz’a dahi muhalefet eden birey olarak ‘fenomen’ olmaya çabalayan çoğu gencin yazdıklarını okurken keyif almadığım gibi geriliyorum da. Elbette ki ‘çok seslilik’ güzeli, lakin!.. Lakin; üretmeden tüketilmez…

Tabii ki eleştirilerinizi sunun ancak saygı kurallarını göz ardı etmeden, etik değerlerin üzerine basmadan. Ama çok daha önemlisi önce özeleştiri gerekli. Kendinize sormanız gereken ilk soru ise ‘spor için bugüne kadar ne yaptım?’ olmalı…

Ardından da devam edin, ‘ne verdim, ne bekliyorum!’ Sanıyorum bu konudaki dikkate değer anekdot, yazan-çizen ile yarış izleyen sayısı arasındaki yaman çelişki.

Daha anlaşılır dille; yazanın-çizenin 10’da biri yarış izlese parkurlar insan açar!

Facebook Yorumları

yorum